Prof. Dr. Kınacı'dan Van Gölü için korkutan açıklama!
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Su Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından düzenlenen ‘Van Gölü Havzası Kuraklık Yönetim Planı’ konulu 3. ilerleme toplantısı gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan Su Yönetimi Genel Müdürü Prof. Dr. Cumali Kınacı, çarpıcı tespitlerde bulundu. Kınacı, Van Gölü havzasında 4-5 derece sıcaklık artışı beklediklerini, bunun da ileri ki zamanlarda ekolojik değişikliklere yol açabileceğini ifade etti. Van Gölü’nün kirlenme alanları açısından hassas bölgelerden bir tanesi olduğunu ifade eden Prof. Dr. Cumali Kınacı, “Dolayısıyla Van Gölü’nde özel bir takım çalışmalar yapılması ve önlemler alınması gerekir. Özellikle Van Gölü’ne atık suyunu veren fabrikalar, yerleşim merkezlerinin ileri arıtma yaparak, azot ve fosforu gidermeleri gerekiyor. Şu anda gerek Van’da gerekse de Van Gölü’ne suyunu veren tüm illerde fosfor ve azot giderilmiyor. Van Gölü’nde gerekli azot ve fosfor giderimi yapılmazsa bir süre sonra bataklık haline gelebilir. Bu gelecekte hızlı bir şekilde yosunlaşmaya yol açacaktır. Yosunlaşma sonucunda da bataklık oluşması kaçınılmaz olur. Bu hassasiyet göz önüne alınarak çalışma yapılması gerekiyor” dedi.
Türkiye’de suyun ekosistem esaslı yönetime fiilen geçtiğini ifade eden Prof. Dr. Kınacı, “Çevresel kalite standartlarına geçtik. Buradaki hedefimiz sadece insan değil, hassas sucu türlerinde hayatlarını sürdürebilmeleri için verilebilecek maksimum kirlilik miktarı ortaya konulacak. Sularda hassas türler olarak fitobentozlara ve fitoplanktonlara, balık türlerine kadar değişik sucu biyolojik unsurlar değerlendiriliyor. Bunlar ortaya konulduktan sonra da çevresel kalite standartları dediğimiz ekosistem esaslı standartlar ortaya konulacak. Ayrıca Van Gölü’ne sanayi ve yerleşim merkezi ne kadar kirlilik miktarı veriliyor, bu ortaya konulacak” ifadelerini kullandı.
“VAN, EN ÇOK KAYIP KAÇAĞIN OLDUĞU İLLERDEN BİRİ”
Su kayıp-kaçağında Van’ın yüzde 70’in üstünde olabileceğinin altını çizen Kınacı, yaptıkları önemli çalışmalardan bir tanesinin de suyun verimli kullanılmasını sağlamak olduğuna dikkat çekerek, şunları kaydetti: “İçme suyu şebekelerinde kayıp-kaçak kontrollerinde maalesef Türkiye’de en çok kayıp-kaçağın olduğu yerlerden biriyiz. Şu anda değerler henüz elimize geçmedi, ama daha önceki yıllara ait değerler var. Son yıllarda istediğimiz bilgileri Van Büyükşehir Belediyesi vermedi. Şu anda Van’da su kaybının yüzde 70’in altında olduğunu düşünmüyorum. İçme suyu şebekelerindeki kayıp, şu an Türkiye’de ortalama yüzde 55 civarındadır. 2019 yılına kadar su kayıp-kaçağı yüzde 30’a düşmediği takdirde yapılan bir takım desteklerle kayıp-kaçağın kesilmesi gündeme gelebilir. Onun için belediyelerimizin bu işi ciddiyetle yapmaları gerekiyor.”
“BÖLGEDE 4-5 DERECELİK BİR SICAKLIK ARTIŞI ÖNGÖRÜLÜYOR”
İklim değişikliğinin su kaynaklarına etkisi ile ilgili projeyi tamamladıklarını anlatan Su Yönetimi Genel Müdürü Prof. Dr. Cumali Kınacı, “Her bir havzada su potansiyelinin neler olduğu ve bu suyun ilkim değişikliği dikkate alınarak belirlenmesi ve 2100 yılına kadar Türkiye’deki su kaynaklarının nasıl etkileneceği ortaya konuldu. Ancak şunu söyleyebilirim, 2100 yılına kadar bu bölgede 4-5 derecelik bir sıcaklık artışı öngörülüyor. Bu ileri ki zamanlarda ekolojik değişikliklere yol açacaktır. Buna nasıl uyum sağlayacağımızla ilgili de faaliyetler yürütülüyor. Havzalar ölçeğinde bunlar zamanla daha da detaylandırılacak. Şu anda en kurak havzalarımız olan Konya kapalı havzası ve Akarçay havzalarında bu çalışmalar yapıldı. Van Gölü havzası ise bizim planlarımız içerisinde yer alıyor” diye konuştu.
“ORTADOĞU’NUN SU SAVAŞLARA SAHNE OLACAĞI AŞİKÂR”
Toplantıda kısa bir konuşma yapan Van Vali Yardımcısı Mehmet Parlak ise, suyun çok stratejik bir faktör olduğunu belirterek, “İlerleyen yıllarda su savaşlarının olacağından bahsediliyor. Çok uzak olmayan bir gelecekte kürenin biraz daha güneyindeki ülkeler bağlamında, bilhassa Ortadoğu çok daha büyük savaşlara sahne olacağı aşikâr” dedi.
Van Gölü Havzası Kuraklık Yönetim Planı ile muhtemel kuraklık riskleriyle karşılaşıldığında yaşanacak olumsuz etkilerin ele alındığı toplantının ilk etabı toplu fotoğraf çektirilmesiyle sona erdi.