Güray: “İran halkıyla et tırnak gibiyiz”

Güray: “İran halkıyla et tırnak gibiyiz”
Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (DAKA) Genel Sekreter Halil İbrahim Güray, Türkiye-İran ilişkilerine dikkat çekerek, “Biz İran halkıyla etle tırnak gibiyiz” dedi. 

DAKA organizasyonuyla bölgede gelişmekte olan tekstil sektörünü İran pazarına tanıtmak ve tekstil sektöründe iki ülke arasında işbirliğini geliştirmek amacıyla ‘TRB-2 Bölgesi-İranlı Tekstil Yatırımcılar Toplantısı’ düzenlendi. Elite World Van Oteli'nde gerçekleştirilen toplantıya İran’ın Tebriz ve Urumiye kentlerinden iş adamları, sanayi ve ticaret odası temsilcileri ve kamu görevlileri katıldı. Van, Muş, Hakkari ve Bitlis’te faaliyet gösteren DAKA hakkında bilgi veren Genel Sekreter Halil İbrahim Güray, DAKA’nın bir yönetim kurulu olduğunu belirterek, “Van, Muş, Bitlis ve Hakkari illerinin valileri, belediye başkanları, ticaret ve sanayi odası başkanları ve il genel meclisi başkanlarından oluşuyor. Bakanlık olarak da Kalkınma Bakanlığına bağlı çalışıyoruz. Bir de yönetim kurulunun altında genel sekreterlik makamı var. Genel sekreterlik de genel sekreter ve uzman personellerden oluşuyor. Esas sahada çalışan genel sekreterlik ekibidir. Faaliyet alanlarımız Van, Muş, Bitlis ve Hakkari illeridir. Amacımız; illerimizin tanıtımını yapmak, dışarıdan gelen yatırımcılara rehberlik yapmak, yatırımcılara mali destek sağlamak ve bölge planlarını hazırlamaktır” dedi.

“İRAN BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİDİR”

Yatırım konusunda İran’a ayrı bir sayfa açtıklarını ifade eden Güray, “İran bizim için çok önemlidir. Van üzerinden düşündüğümüz zaman İran ile bizim 300 kilometre sınırımız var. Bu sınır sadece resmiyettedir. Biz İran halkı ile Türkiye halkı etle tırnak gibiyiz. Biz bu ikili ilişkilerden özellikle ticari anlamda birçok fırsat oluşturabileceğimizi düşünüyoruz. Bu nedenle DAKA bünyesinde bir ‘İran Masası’ oluşturduk. İran Masası, kısaca bölgemiz ile İran arasındaki ticari, sosyal ve turistik faaliyeti geliştirmek, gerek Türkiye’de yatırım yapmak isteyen İranlı yatırımcılara rehberlik etmek, gerekse Türkiye’den İran'a yatırım yapmak isteyen yatırımcılara rehberlik etmektir. Amacımız, bölgemiz ve İran arasında işbirliğini tesis etmek, toplantılar düzenlemektir. Bu toplantı da onlardan bir tanesidir” diye konuştu.

“AVRUPA'YA MAL GÖNDERİRKEN NEDEN İRAN'A İHRACAT YAPMIYORUZ?”

Van, Bitlis, Muş ve Hakkari’nin içerisinde bulunduğu TRB-2 bölgesinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti teşviklerinden yararlanan en avantajlı bölgelerden biri olduğuna dikkat çeken Güray, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Yaş ortalamasında da en genç nüfusa sahibiz. Bu ikisi bir araya geldiğinde, tekstilciler için özel bir avantaj doğdu. Devletimiz bu fırsat alanını daha da güçlendirmek için buraya tekstilkent kurdu. Tekstilkent örnek bir tesis ve Türkiye'de başta gelen tekstilkentlerden biridir. 300 bin dönüm üzerine 50 bin metrekare ile kuruldu. Şu anda kurulum aşamasında 14 firmamız var. Bunların 10 tanesi üretim yapıyor ve bin 400 çalışanı var. Tam rakam ile çalışmaya başladıktan sonra bu rakam 3 bine kadar çıkacak. Tekstilkentin önemsediğimiz bir diğeri ise, çok kaliteli üretim yapılması, Türkiye'nin birçok markasına Van Tekstilkentten ürün gönderiyor olmasıdır. Aynı zamanda birçok Avrupa ülkesine de ihracat yapıyor. Bizde dedik ki İran'ın yanı başında ki bu fırsatı, İranlı tekstilcilere anlatalım. Avrupa'ya mal gönderirken neden İran'a ihracat yapmıyoruz? Karşılıklı işbirliğini konuşalım."

“TÜRKİYE'DEKİ POTANSİYELLERE İYİCE GÖZ ATALIM VE FAYDALANALIM”

İran-Türkiye İş Konseyi Eş Başkanı ve İran-Tebriz Ticaret Odası Temsilciler Kurulu Üyesi Rıza Kami ise toplantıya katılan tüm iş adamlarına teşekkür etti. Kami, "Bugün de çok mutluyuz ki milletimiz ile Türkiye milleti arasında bu kardeşlik devam ediyor. Ekonomik alışverişimiz çok yükselmiş, fakat hedeflenen 30 milyar dolarlık hedefe ulaşmak. Bu hedefimize henüz ulaşmış değiliz. Bu konuda devlet tarafından ekonomik anlamda başarı elde edilmiş. Ancak özel sektör ise bu konuda yüzde 20'lik bir başarıya sahip. Gelecekte özel sektör çalışmalıdır. Bu çalışmaların başında da tekstil geliyor. Hazır giyim ve tekstil özel sektörde çok önemli bir yere sahip. Bu yüzden İran'dan gelen arkadaşlardan rica ediyorum. Bu iki günde Türkiye'deki potansiyellere iyice göz atalım ve faydalanalım. İran'a gelip yatırım ve üretim yapsınlar. Bizi bir araya getiren DAKA'ya teşekkür ediyorum" dedi.

Konuşmalardan sonra tekstilci iş adamlarının katılımıyla yapılan ortak toplantının ardından İran heyeti, Van Tekstilkenti ziyaret etmek üzere buradan ayrıldı.