Kılıçdaroğlu: Ordumuz Cerablus'a girdi sonuna kadar arkasındayız
Yayınlanma:
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, PKK'nın silahlı saldırısı sonrasında Artvin'de halkın karşısına çıktı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Artvin'de yaşanan saldırı sonrasında açıklamalarda bulundu.
Ardanuç Belediyesi'nin yeni binasının açılışında halka hitap eden Kılıçdaroğlu, hiçbir programını iptal etmediğini ve vatandaşa söz verdiği için planına uygun kalacağını söyledi.
İşte Kılıçdaroğlu'nun sözleri;
"Siyasete girereken söz verdik, halkın çıkarlarını savunacağım. Barışı, kardeşliği getirmek için sonuna kadar mücadele edeceğim, ne terör bizi yıldırır ne de başka bir şey. Bize cumhuriyet altın tabak içinde sunulmadı. Cumhuriyeti, kanla kurduk, şehitlerimizle, gazilerimizle kurduk. Bir canımız var bu millet uğruna feda olsun diyeceğiz."
"Ordumuz Cerablus'a girdi. Sonuna kadar arkasındayız. Şanlı ordumuzu destekleyeceğiz"
"Esenyurt Belediye Başkanımızın bu binanın yapımında büyük katkıları oldu. Bu ülkenin insanı her şeye layık. İstanbul'da belediye başkanı ancak bu toprakları unutmuyor. Biz Cumhuriyet Halk Partisiyiz. Hiçbir ayrım yapmayız. İnsan Allah'ın yaptığı en önemli varlıktır, başımızın üstünde yeri vardır. Her zaman insana saygı duyduk. Yunus Emre, Hacı Bektaşı Veli, Mevlana, Erzurumlu Emrah bu topraklarda yetişti. Bu toprakların mayasında insan kültürü, dostluk, kardeşlik vardır. Bunu bozmak isteyenlere izin vermeyeceğiz. Beraber savaşacağız"
"KIŞLAYA SİYASET SOKARSANIZ DARBE TEHDİTİ İLE KARŞILAŞIRSINIZ"
"Yaşanacak bir Türkiye dedik. Kadınların yüzünün güldüğü bir Türkiye. Kadınların evlerinde huzur içinde yaşadığı, çocuklarını huzur içinde okula gönderdikleri, büyük çocuklarını ellerine kına yakarak askere gönderdikleri Türkiye. Dolayısıyla bunu birlikte inşa edeceğiz. Düşüncelerimiz farklı da olsa bir arada kardeşçe yaşamayı öğreneceğiz. Yaşanacak bir Türkiye istiyorsak, camiye siyaseti sokmayacağız. Kışlaya siyaseti sokmayacağız. Askeriyeye siyaseti sokmayacağız. Adliyeye siyaseti sokmayacağız. Bunu yapınca ülke bölünüyor. Her inançtan insanlarımız var. Her kimlikten insanımız camiye gidiyor. Allah'a duasını ediyor. Ancak siyaseti soktuğunuzda bölünüyor. Kışlaya siyaseti sokarsanız darbe tehditi ile karşılaşırsınız. Adalete sokmayacağız. Sıkıştığımız zaman adalet istiyoruz. Benim, onun değil halkın adaletini savunuyoruz her zaman."
"BUGÜNKÜ TABLO AĞIR BİR TABLODUR. HAK ETTİĞİMİZ TABLO DEĞİL"
"Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları Osmanlı paşasıydı. Filistin'de, Balkanlar'da çarpıştılar. Osmanlı'nın nasıl battığını gördüler. Öyle bir cumhuriyet kuralım ki geçmişten ders alalım dediler. Temellerini sağlam atalım ki, ilelebet yaşasın. Cumhuriyet irfandır, fazilettir dediler. Cumhuriyet olmasaydı ne olurdu? Kuş uçmaz, kervan geçmez bir köyde doğan Kemal Kılıçdaroğlu CHP'ye genel başkan olmazdı. Cumhuriyet olmasaydı, Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olamazdı. Ahmet Davutoğlu Başbakan olamazdı. O nedenle cumhuriyetin kadrini bilmek zorundayız. Cumhuriyeti iyi bileceğiz, temellerini sarsmayacağız. Cumhuriyet faziletse, vatandaşı kulluktan kölelikten kurtardıysa, eğer bizi özgür bir birey yaptıysa cumhuriyete inanacağız. Kurucu ilkelerinden dönerseniz bugünkü tabloyla karşılaşırsınız. Bugünkü tablo ağır bir tablodur. Hak ettiğimiz bir tablo değildir. Dış politikada ağır yenilgilerin yaşandığı bir tablodur. Biz bunları unutmayacağız ve unutturmayacağız."
"BU İŞİN SİYASİ AYAĞINI ORTAYA ÇIKARTACAĞIZ"
"Başımıza bir de FETÖ belası çıktı. Bir şeyi kimse unutmasın, o valilieri, o kaymakamları, o hakimleri, o savcıları, o rektörleri oralara kimler getirdi, kimler yerleştirdi? Bu işin siyasi ayağını çıkartacağız ortaya. Bir bakan çıkmış '81 ilin başındaki emniyetin 71'i FETÖ elemanı' diyor. Siz teslim ederseniz olur, ağlamaya hakkınız yok. Sizin hesap verme mecburiyetiniz var"
"Bir şehidimiz var beni en çok üzen o oldu. İki yaralımız var. Gerçekten de bir şehidimizin olması beni en çok üzen olay oldu. O kurşunlar havaya atılsaydı bir eve ateş düşmeseydi. Sıralı ölüme hepimiz katlanırız da babanın, annenin çocuğunu mezara koyması çok acıdır. Terör ortak bir acı yaşatıyor ancak buna karşı dik ve onurlu duracağız. Hiçbir programımı iptal etmedim. Ne olursa olsun gideceğim. Vatandaşa söz verdim, ucunda ölüm de olsa gideceğim dedim."
"NEDEN GAZİ MUSTAFA KEMAL'İN ASKERLERİYİZ DİYORUZ..."
"Hepimiz Gazi Mustafa Kemal'in askerleriyiz. Saygı ve hürmetle anıyoruz. Her zaman ve her ortamda vatandaşlarımın cumhuriyete olan bağlılıklarını saygıyla gördüm, saygıyla andım. Mustafa Kemal'in askeri olmak gibi bir onuru paylaşmak da çok güzel bir şey. Neden diyoruz bunu? Çünkü bizi padişahın kulu değil, cumhuriyetin özgür bireyi yaptığı için. Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesi dediği için. 1921 yılında ilk yaptığı iş çcouk esirgeme kurumunu kuruyor. Savaşta çok kişi hayatını kaybetti. Şehit oldu babaları. O çocuklara bakacak bir devlet gerekiyordu ve onun adı Türkiye Cumhuriyeti'ydi. Kısa hayatında Batı'nın 100 yılda yaptığını 10-15 yıla sığdırdı. Kendi tarihimizi bileceğiz. Onun tarihini bileceğiz. Gazi Mustafa Kemal gibi insanlar 100 yılda bir yetişirler. Churchill'in dediği gibi bu yüzyıl da Türklere nasip oldu."
"NAZIM'IN DA DEDİĞİ GİBİ..."
"Bizim kitabımızda umutsuzluk yoktur. Türkiye'nin nüfusunun yarısından fazlası gençtir. Gençler bizim onurumuz ve geleceğimizdir. Görkemli bir Türkiye, güzel bir Türkiye'yi birlikte inşa edeceğiz. Nazım'ın dediği gibi Bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine yaşayacağız. Bu bizim sözümüzdür. Bu sözü Türkiye'ye veriyoruz."
İşte Kılıçdaroğlu'nun sözleri;
"Siyasete girereken söz verdik, halkın çıkarlarını savunacağım. Barışı, kardeşliği getirmek için sonuna kadar mücadele edeceğim, ne terör bizi yıldırır ne de başka bir şey. Bize cumhuriyet altın tabak içinde sunulmadı. Cumhuriyeti, kanla kurduk, şehitlerimizle, gazilerimizle kurduk. Bir canımız var bu millet uğruna feda olsun diyeceğiz."
"Ordumuz Cerablus'a girdi. Sonuna kadar arkasındayız. Şanlı ordumuzu destekleyeceğiz"
"Esenyurt Belediye Başkanımızın bu binanın yapımında büyük katkıları oldu. Bu ülkenin insanı her şeye layık. İstanbul'da belediye başkanı ancak bu toprakları unutmuyor. Biz Cumhuriyet Halk Partisiyiz. Hiçbir ayrım yapmayız. İnsan Allah'ın yaptığı en önemli varlıktır, başımızın üstünde yeri vardır. Her zaman insana saygı duyduk. Yunus Emre, Hacı Bektaşı Veli, Mevlana, Erzurumlu Emrah bu topraklarda yetişti. Bu toprakların mayasında insan kültürü, dostluk, kardeşlik vardır. Bunu bozmak isteyenlere izin vermeyeceğiz. Beraber savaşacağız"
"KIŞLAYA SİYASET SOKARSANIZ DARBE TEHDİTİ İLE KARŞILAŞIRSINIZ"
"Yaşanacak bir Türkiye dedik. Kadınların yüzünün güldüğü bir Türkiye. Kadınların evlerinde huzur içinde yaşadığı, çocuklarını huzur içinde okula gönderdikleri, büyük çocuklarını ellerine kına yakarak askere gönderdikleri Türkiye. Dolayısıyla bunu birlikte inşa edeceğiz. Düşüncelerimiz farklı da olsa bir arada kardeşçe yaşamayı öğreneceğiz. Yaşanacak bir Türkiye istiyorsak, camiye siyaseti sokmayacağız. Kışlaya siyaseti sokmayacağız. Askeriyeye siyaseti sokmayacağız. Adliyeye siyaseti sokmayacağız. Bunu yapınca ülke bölünüyor. Her inançtan insanlarımız var. Her kimlikten insanımız camiye gidiyor. Allah'a duasını ediyor. Ancak siyaseti soktuğunuzda bölünüyor. Kışlaya siyaseti sokarsanız darbe tehditi ile karşılaşırsınız. Adalete sokmayacağız. Sıkıştığımız zaman adalet istiyoruz. Benim, onun değil halkın adaletini savunuyoruz her zaman."
"BUGÜNKÜ TABLO AĞIR BİR TABLODUR. HAK ETTİĞİMİZ TABLO DEĞİL"
"Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları Osmanlı paşasıydı. Filistin'de, Balkanlar'da çarpıştılar. Osmanlı'nın nasıl battığını gördüler. Öyle bir cumhuriyet kuralım ki geçmişten ders alalım dediler. Temellerini sağlam atalım ki, ilelebet yaşasın. Cumhuriyet irfandır, fazilettir dediler. Cumhuriyet olmasaydı ne olurdu? Kuş uçmaz, kervan geçmez bir köyde doğan Kemal Kılıçdaroğlu CHP'ye genel başkan olmazdı. Cumhuriyet olmasaydı, Recep Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olamazdı. Ahmet Davutoğlu Başbakan olamazdı. O nedenle cumhuriyetin kadrini bilmek zorundayız. Cumhuriyeti iyi bileceğiz, temellerini sarsmayacağız. Cumhuriyet faziletse, vatandaşı kulluktan kölelikten kurtardıysa, eğer bizi özgür bir birey yaptıysa cumhuriyete inanacağız. Kurucu ilkelerinden dönerseniz bugünkü tabloyla karşılaşırsınız. Bugünkü tablo ağır bir tablodur. Hak ettiğimiz bir tablo değildir. Dış politikada ağır yenilgilerin yaşandığı bir tablodur. Biz bunları unutmayacağız ve unutturmayacağız."
"BU İŞİN SİYASİ AYAĞINI ORTAYA ÇIKARTACAĞIZ"
"Başımıza bir de FETÖ belası çıktı. Bir şeyi kimse unutmasın, o valilieri, o kaymakamları, o hakimleri, o savcıları, o rektörleri oralara kimler getirdi, kimler yerleştirdi? Bu işin siyasi ayağını çıkartacağız ortaya. Bir bakan çıkmış '81 ilin başındaki emniyetin 71'i FETÖ elemanı' diyor. Siz teslim ederseniz olur, ağlamaya hakkınız yok. Sizin hesap verme mecburiyetiniz var"
"Bir şehidimiz var beni en çok üzen o oldu. İki yaralımız var. Gerçekten de bir şehidimizin olması beni en çok üzen olay oldu. O kurşunlar havaya atılsaydı bir eve ateş düşmeseydi. Sıralı ölüme hepimiz katlanırız da babanın, annenin çocuğunu mezara koyması çok acıdır. Terör ortak bir acı yaşatıyor ancak buna karşı dik ve onurlu duracağız. Hiçbir programımı iptal etmedim. Ne olursa olsun gideceğim. Vatandaşa söz verdim, ucunda ölüm de olsa gideceğim dedim."
"NEDEN GAZİ MUSTAFA KEMAL'İN ASKERLERİYİZ DİYORUZ..."
"Hepimiz Gazi Mustafa Kemal'in askerleriyiz. Saygı ve hürmetle anıyoruz. Her zaman ve her ortamda vatandaşlarımın cumhuriyete olan bağlılıklarını saygıyla gördüm, saygıyla andım. Mustafa Kemal'in askeri olmak gibi bir onuru paylaşmak da çok güzel bir şey. Neden diyoruz bunu? Çünkü bizi padişahın kulu değil, cumhuriyetin özgür bireyi yaptığı için. Cumhuriyet kimsesizlerin kimsesi dediği için. 1921 yılında ilk yaptığı iş çcouk esirgeme kurumunu kuruyor. Savaşta çok kişi hayatını kaybetti. Şehit oldu babaları. O çocuklara bakacak bir devlet gerekiyordu ve onun adı Türkiye Cumhuriyeti'ydi. Kısa hayatında Batı'nın 100 yılda yaptığını 10-15 yıla sığdırdı. Kendi tarihimizi bileceğiz. Onun tarihini bileceğiz. Gazi Mustafa Kemal gibi insanlar 100 yılda bir yetişirler. Churchill'in dediği gibi bu yüzyıl da Türklere nasip oldu."
"NAZIM'IN DA DEDİĞİ GİBİ..."
"Bizim kitabımızda umutsuzluk yoktur. Türkiye'nin nüfusunun yarısından fazlası gençtir. Gençler bizim onurumuz ve geleceğimizdir. Görkemli bir Türkiye, güzel bir Türkiye'yi birlikte inşa edeceğiz. Nazım'ın dediği gibi Bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine yaşayacağız. Bu bizim sözümüzdür. Bu sözü Türkiye'ye veriyoruz."
Gündem
