Girişimciye 50 bin TL hibe 100 bin TL faizsiz kredi desteği ne zaman verilecek

Girişimciye 50 bin TL hibe 100 bin TL faizsiz kredi desteği ne zaman verilecek
Girişimciye 50 bin TL hibe 100 bin TL faizsiz kredi desteği ne zaman verilecek..Bakanı Fikri Işık 'Şu ana kadar girişimcimize 30 bin TL hibe 70 bin TL faizsiz kredi veriyorduk. Şimdi seçim beyannamemize koyduk. 50 bin TL hibe 100 bin TL faizsiz kredi vereceğiz. Tek istediğimiz kendi işinizi kurmanız. Yanınızda da mümkün olduğu kadar insan çalıştırın. Bunun içerisinde gencimiz bu destekten yararlanarak işini kurduktan sonra 3 yıl boyunca bu gencimizden gelir vergisi almayacağız' dedi.
 Bakanı Fikri Işık 'Şu ana kadar girişimcimize 30 bin TL hibe 70 bin TL faizsiz kredi veriyorduk. Şimdi seçim beyannamemize koyduk. 50 bin TL hibe 100 bin TL faizsiz kredi vereceğiz. Tek istediğimiz kendi işinizi kurmanız. Yanınızda da mümkün olduğu kadar insan çalıştırın. Bunun içerisinde gencimiz bu destekten yararlanarak işini kurduktan sonra 3 yıl boyunca bu gencimizden gelir vergisi almayacağız' dedi.

Uygulamalı Girişimcilik Eğitim Kursu Sertifika Töreni'ne katılan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "Devletin üretim zincirinin başında olmaması gerekiyor. Biz devlet olarak işin düzenlemesinde desteklenmesinde özendirilmesinde yönlendirilmesinde ve denetlenmesinde olacağız" dedi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, KOSGEB tarafından düzenlenen Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi Sertifika Töreni'ne katıldı. Toplam 270 kursiyerin sertifika aldığı törene Bakan Işık ile birlikte Gebze Belediye Başkanı Adnan Köşker, Gebze Ticaret Odası Başkanı Nail Çiler, kursiyerler ve çok sayıda davetli katıldı. Gebze Ticaret Odası Başkanı Nail Çiler'in açılış konuşmasının ardından kürsüye gelen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "Girişimcisi olmayan, risk almayan, gerçekten rızkı peşinde koşmayan insanların olmadığı ülkelerde bir başarı elde etme imkanı yok. Bakın Sovyetlerin çöküşü girişimciliğin aslında ne kadar önemli olduğuna en büyük örnektir. Devlet eliyle kalkınma dünyanın hiçbir yerinde başarılı olmadı. Dünyada Ümit Burnu'nun keşfinden, ticaret yollarının keşfinden hemen sonra Japonya biz dünya ticaretinden pay almalıyız diyor. Bunu risk alan cesur insanlar yapar. Ama o dönemde bakıyorlar ki Japonya'nın en itibarlı mesleği samuraylar, yani askerler. Tüccar sınıfı da 5.-6. Sınıf insanlardan oluşuyor. Kimsenin itibar etmediği toplumun üç kağıtçı dediği tipler. Böyle bir yapıyla biz dünya ticaretinden yeterli payı alamayız düşüncesiyle Japonya daha 17. Yüzyılda kalkıyor ve samuraylıktan ayrılıp ticarete atılana farklı destekler veriyorlar. Bugün Japonya dünya ticaretinden aldığı payı 300-400 yıllık bir sistemli çalışmanın ürünü olarak alıyor. Japonya dünyanın bir ucunda bunu başarıyor. Türkiye ise dünyanın tam ortasında. Japonya dünyanın bir ucunda bunu başardıysa biz de bunu anlamalı ve buna uygun yöntemleri başarmalıyız. Bugün Amerika'yı Amerika yapan sihirli birkaç kelimeden birisi girişimcilik. Hele ki son dönemde yaptıkları sıçramanın arkasında tekno girişimciler var. Bugün dünyanın en büyük 10 şirketinden 7 tanesi teknoloji alanında çalışan şirketler. Bunar da küçük girişimcilerin kurduğu şirketler. Bir garajda başlayan serüvenler bugün birçok devletin Gayri Safi Milli Hasılası'ndan fazla ciro yapıyor. Üstünde durmak istediğim bir diğer konu yenilikçilik. Hangi alanda girişimciyseniz o alanda sürekli yenilik yapma o alanda daha ileriye gitme düşünceniz yoksa o alanda ayakta duramıyorsunuz. Artık yenilikçilik bir yaşam tarzı. Aslında yenilikçiliğe en iyi örnek bir hadis-i şerifimizdir. İki günü aynı olan ziyandadır. Yani her gün yeni bir şey yapmak zorundasınız. Bunu bir hayat tarzı olarak benimsemek zorundayız. Artık inovatif dediğimiz anlayış üretimden, ticarete, turizmden, kültüre her alanda dünyada belirleyici etken oldu. Üzerinde duracağım üçüncü kelime ise istikrar. Girişimcilik ve yenilikçiliğin yeşereceği zemin istikrar zeminidir. Bankı Türkiye ne zaman istikrarı yakaladıysa o zaman Türkiye şaha kalktı" şeklinde konuştu.

Devletin üretim zincirinin başında olmaması gerektiğini belirten Bakan Işık, "Girişimcilik ve yenilikçilikle ilgili söylemek istediğim en önemli nokta şu.2001 krizi Türkiye'de girişimciliğe en büyük darbenin vurulduğu kriz oldu. Krizlerin her türlü etkisini silebiliyoruz da girişimcilik ruhuna vurduğu darbeyi bertaraf edemiyoruz. 2002 yılında ak parti kuruldu ben de görev aldım. 2002 yılının 3 Kasımında iktidar olduk. 2003 yılının Haziran ayında da il başkanlığına seçildim. O dönemde bana gelen 10 kişiden 7 tanesi kamu kurumunda işe girmek istiyordu o sırada. Devletin üretim zincirinin başında olmaması gerekiyor. Biz devlet olarak işin düzenlemesinde desteklenmesinde özendirilmesinde yönlendirilmesinde ve denetlenmesinde olacağız. Biz kamu eliyle üretim yapmak yerine kamu eliyle üretimi desteklemek, özel sektörün girişimcinin kendi işini kurup büyütmesini sağlamak istiyoruz. Bunun için KOSGEB aracılığıyla çok büyük destekler verdik. Ama verdiğimiz desteklerin daha ileriye gidebilmesi için de girişimcilik eğitimlerini çok önemsiyoruz. Türkiye'nin gerçekten çok girişimci bir insan yapısı var. Bu insanı devlet olarak desteklemek bizim boynumuzun borcudur. Şu ana kadar girişimcimize 30 bin TL hibe 70 bin TL faizsiz kredi veriyorduk. Şimdi seçim beyannamemize koyduk. 50 bin TL hibe 100 bin TL faizsiz kredi vereceğiz. Tek istediğimiz kendi işinizi kurmanız. Yanınızda da mümkün olduğu kadar insan çalıştırın. Bunun içerisinde gencimiz bu destekten yararlanarak işini kurduktan sonra 3 yıl boyunca bu gencimizden gelir vergisi almayacağız. Esnaflarımıza da 30 bin TL'ye kadar faizsiz kredi veriyoruz. Bütün bunları Türkiye var olan girişimci ruhunu ekonomik ve sosyal değere dönüştürsün diye yapıyoruz. İnanıyorum ki bu eğitim programlarının sonucunda sizler çok daha bilinçli girişimciler olarak bu alana atılacaksınız" ifadelerini kullandı.

Bakan Işık konuşmasının ardından Uygulamalı Girişimcilik Eğitimi'ni başarıyla tamamlamayan 270 kursiyerin sertifikalarını takdim etti.