Van’ın sahip olduğu coğrafik konumu itibari ile tarım ve hayvancılığa elverişli olması nedeniyle geçim kaynaklarından birini de arıcılık oluşturuyor. Van’da çok sayıda aile arıcılık yaparak geçimini sağlarken, farklı bölgelerden gelen arıcılar da Van’ı sahip olduğu doğal zengin bitki örtüsünden dolayı tercih ediyor. Havaların ısınmaya başlamasıyla birlikte kovanlarını Gevaş, Çatak, Gürpınar, Bahçesaray, Muradiye, Erciş gibi ilçelerin kırsal kesimine taşıyarak sezona başlayan arıcılar, havaların soğumaya başladığı Eylül-Ekim aylarında da hasatlarını toplayarak geri dönüyor.
“İSTEDİĞİMİZ VERİMİ ALAMADIK”
Van Arıcılar Birliği Başkanı Halil Tandoğan, 2020 yılında bal üretiminde bekledikleri verimi alamadıklarını söyleyerek şöyle konuştu: “Geçen seneye nazaran baktığımızda yüzde 60’a kadar bir verim kaybı yaşandığını söyleyebilirim. Kalite ile ilgili bir sıkıntımız yok ama verimde yüzde 60’a kadar düşüş yaşandı. Bu durum da arıcıların yüzünün gülmediğini gösterdi, çünkü çok verimli bir sezon olmadı ama kurak da değildi. Bu sene için açıkçası umduğumuzu bulamadık, bulamayacağız. Bu yıl için tahmini 1200 ton bal hasadı bekliyoruz. Şöyle bir durum da var; özellikle bu sene süzme bala rağbet var. Bir de glikoz şuruplu ürünlerin önümüzdeki 12’inci aya kadar süresi var, bundan sonra yasak getirilecek. Glikozlu yapay balların piyasadan çekilmeye başlamasından dolayı, süzme bala yönelik bir artış gerçekleşti. Tüketim alışkanlığı da değişiyor. Gittikçe süzme bal üretimi daha da artacak. Petekten süzme bala doğru gidiliyor çünkü, tüketici talebi o yönde. Bir de süzme balın üretimi üretici için daha rahat ve daha kolay, masrafsız diyebilirim."
“PEYNİR FİYATINA BAL SATAMIYORUZ”
Verimsiz geçen sezon üretiminden dolayı beklenenden çok bir fiyat farkının bala yansımayacağını da ifade eden Tandoğan: “Balın olmayışı fiyatları çok etkilemez ama genel rutin enflasyon farkından dolayı yüzde 20-25 kadar bir fark gelebilir. Bir fiyat farkı ister istemez olacak çünkü piyasanın arz talep durumuna göre fiyat yukarı çeker veya indirir. Yine de en az yüzde 25 bir fark oldu şimdiden, gelen fiyat farkları da istediğimiz bir şey değildir. Sezon başında bu farkla da biz halâ peynir fiyatına bal satamıyoruz” dedi.
“GEREKLİ EĞİTİM VE ÇALIŞMALARI BAŞLATACAĞIZ”
Tüketicinin süzme bala ve organik bala olan ilgisini yabana atmamak için Van Arıcılar Birliği olarak resmi anlamda ileriye yönelik bir çalışma yürüteceklerini de sözlerine ekleyen Tandoğan: “Özellikle bu sene, üyelerimiz için süzme bala yönelik gerekli eğitim ve çalışmaları başlatacağız. Diğer bir konu da organik bal biraz daha önem kazandı son dönemlerde. Bu nedenle organik bala da ağırlık vereceğiz”şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE BAL ÜRETİMİNİN YÜZDE 15-20’SİNİ BURADA GERÇEKLEŞTİREBİLİRİZ”
Sektör olarak yeterli ilgiyi göremediklerini de dile getiren Van Arıcılar Birliği Başkanı Halil Tandoğan, Van Balının ülke genelinde hak ettiği ilgiyi görebimesi için tanıtım ayağının şart olduğunu söyledi. Tandoğan: “ Arıcılık mesleği halen yeterince ele alınmıyor. Arıcılık halen bir sektör olarak görülmüyor, fark edilmiyor. Mesela hayvancılık konuşulduğunda arıcılık görülmüyor, bunu kayda değer bir durum haline getirmemiz lazım. Van’ın önemli sektör ve sorunları haline bunu da katmamız lazım. Bu sektör kaybolup gidebilir, bu önemli bir sektör ama halen de tanıtımıyla ilgili çok eksiğimiz var. Van’da Bu konuda herkesin üzerine düşeni yapması lazım. Van Balı piyasada pek bilinmiyor, bunun üzerinde çalışmamız lazım. Van Balını tanıtmamız lazım. Biz tam anlamıyla üretim yapsak Türkiye bal üretiminin yüzde 15-20’sini burada çok rahat gerçekleştirebiliriz. Bu çok büyük ve iddialı bir rakam. Fakat Van balının değeri bilinmiyor. Bilindikçe bu değer kazanacak, pazar kazanacak, üretici sıkıntı yaşamamış olacak. Tarım İl Müdürlüğünün resmi rakamlarına göre 900 tane aktif kayıtlı işletme var, yani 900 tane işletme bu işten geçimini sağlıyor. Her işletmede en az 6 ila 8 kişi çalışıyor.” ifadelerini kullandı.
Prestij Haber: M. Selim KURT