Sahip olduğu coğrafik yapısı ve endemik bitki örtüsünün zengin oluşuyla Van, tarım ve hayvancılığa elverişli iller sıralamasında ön saflarda yer alıyor. Coğrafik konumu itibari ile birçok aile küçükbaş ve büyükbaş hayvancılık yaparak geçimini sağlarken, arıcılıkla uğraşan ve bu yolla geçimini sağlayanların sayısı da oldukça fazla. Van’ın sahip olduğu meralar ve yaylaların tarım ve hayvancılığa elverişli olması nedeniyle geçim kaynaklarından birini de arıcılık oluşturuyor. Bu nedenle Van’da birçok aile arıcılık yaparak geçimini sağlarken farklı bölgelerden gelen gezici arıcılar da Van’ı tercih ediyor.
“BAL ÜRETİMİNİ ARTTIRMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ”
Konuyla ilgili gazetemize konuşan Van İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Görentaş, Van’ın sahip olduğu bal potansyelini artırmak için kurumsal bazda bir takım çalışmalarının olduğunu belirtti. Bu anlamda yaptıkları en önemli çalışmayı da paylaşan Görentaş: “Arıcılıkla ilgili, Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı'na (DAP) sunmuş olduğumuz projelerimiz var. Söz konusu projelerimiz onaylanırsa arıcılıkta bir ivme kazanarak ilimizin potansiyelini belli bir seviyeye çıkarma hedefimiz var” dedi.
“POTANSİYELİMİZ DAHA FAZLA”
Van İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Görentaş, Van'ın potansiyelinden söz ederek; “Ülkemiz bal üretiminde dünya çapında belli bir sırada, ilimiz de Türkiye bal üretiminde belli bir noktada. Ülkemizin bal üretiminin yüzde 2’sini Van karşılıyor. Ama potansiyelimiz daha fazla, bunu da karşılamak için bakanlığımızın vermiş olduğu çeşitli desteklerle bu üretimi artırmaya çalışıyoruz. İlimizde bu sene yaklaşık 2 bin tona yakın bal üretimi söz konusudur. Geçen yıl kadar verimli olmasa da, diğer illere nazaran bizim verimimiz bu sene daha iyi. Bizim bu işle uğraşan 750’ye yakın çiftçimiz var, totalde ise 143 bin kovanımız mevcuttur” diye konuştu.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da Van’ın gezici arıcıların tercih ettiği bir il olduğunu belirten Görentaş: “Nasıl ki bizim büyük arıcılarımız kışlatmak için batıya gidiyorsa, aynı şekilde batıdan da bize gelen arıcılar var. Yakın bölgelerden ilimize gelenler var, bizden de o bölgelere gidenler var. Yani karşılıklı bir gezginci arıcılık söz konusudur” ifadelerini kullandı.
“İLİMİZİN POTANSİYELİNİ BELLİ BİR SEVİYEYE ÇIKARMA HEDEFİMİZ VAR”
Van’da arıcılık mesleğinin gelişmesi ve Türkiye ortalamasında sahip olduğu bal üretim miktarının artırılması için ileriye dönük bir takım çalışmalarının olduğunu söyleyen Görentaş, şunları söyledi; “Hem arı konaklama hem de arıcılarımızın nerede konaklaması gerektiğini belirtecek bitki florasına yönelik bir çalışmamız var. Diğer bir çalışmamız da gerek TKDK aracılığıyla gerek bizim aracılığımızla 15 gün önce çıkan bir kararnamede, arıcılara da yüzde 50 hibeli destekler söz konusu. Bu destekleri kullandırtarak arıcılarımızın daha iyi noktaya gelmesini sağlamak amacındayız. Arıcılığı daha bilinçli yapmak için eğitimlerimiz olacak, kadın çiftçilerimizi buna katmak amacıyla çalışmalarımız olacak. Ayrıca arıcılkla ilgili, Doğu Anadolu Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı'na vermiş olduğumuz projelerimiz var, söz konusu projelerimiz onaylanırsa arıcılıkta bir ivme kazanarak ilimizin potansiyelini belli bir seviyeye çıkarma hedefimiz var:”
“ARILARA BAKMAK MEŞAKÂTLİ BİR İŞTİR”
Arıcılık mesleğinin çok değerli bir iş kolu olduğuna da vurgu yapan Görentaş: “Gerçekten arıcılıkla uğraşanların elleri öpülmesi gerekiyor çünkü çok zor şartlarda üretim yapıyorlar. Kovanlarını götürüp konakladıkları yerlerde, çocuklarından ayrı, günlerce gecesini gündüzüne katarak çalışıyorlar. Arılara bakmak meşakâtli bir iştir, daha sonraki süreçte kışlatmak için başka bölgelere götürmek zorunda kalıyorlar. Bal çok zor şartlarda ve büyük emek sarf ederek elde edilen bir üründür. Arıcıların daha iyi bal satmaları noktasında, kendi ürünlerini olabildiğince doğal ürün olarak çeşitlendirerek satmaları ve dışarıdan gelen sahte bala karşı hep birlikte mücadele etmeliyiz. Birlikte hareket edersek mücadelemiz daha kolay olacaktır ve bu da onların menfaatine olur, ürünlerini daha değerli satmalarına vesile olacaktır” dedi.
Prestij Haber: M. Selim KURT