KÜRESEL ısınma ve buna bağlı olarak yaşanan kuraklık nedeniyle Van Gölü'ndeki çekilme sürerken, inci kefallerinin en önemli üreme alanı olan Bendihami Çayı da bu yıl kurudu. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, bu durumun balık popülasyonunu ciddi anlamda etkileyeceğini, Van Gölü'ndeki alan kaybının ise yaklaşık 100 kilometrekareye ulaştığını söyledi.
Dünyanın en büyük sodalı gölü, Türkiye'nin ise en büyük gölü olma özelliğine sahip bin 700 metre rakımdaki 3 bin 712 kilometrekarelik alana sahip Van Gölü, son yıllarda alan kaybediyor. Küresel iklim değişikliğine bağlı olarak yaşanan yağış azlığı ve artan buharlaşma gölün birçok noktasında çekilmelerin yaşanmasına neden oldu. Van Gölü Havzası'nda bulunan ve göle dökülen birçok akarsu da kuraklıktan nasibini aldı. Göldeki çekilme, dünyada sadece Van Gölü'nde yaşayan inci kefali için de tehlike oluşturuyor. Gölün tuzlu ve sodalı suyunda yaşayabilen fakat üremek için tatlı sulara ihtiyaç duyan inci kefalleri her yıl 15 Nisan- 15 Temmuz tarihleri arasında Van Gölü'nden çıkarak tatlı sulara üreme göçü gerçekleştiriyor. Bu 3 aylık dönemde ise av yasağı uygulanıyor. Yumurtalarını tatlı sulara bırakan inci kefalleri daha sonra yavrularıyla birlikte ana vatanları olan Van Gölü'ne geri dönüyor.
'ÜREMEYEN HİÇBİR CANLI NESLİNİ DEVAM ETTİREMEZ'
İnci kefalinin üremesini ve yaşamını sürdürmesi için bölgedeki akarsular ise hayati öneme sahip. Fakat bu yıl tarihinde ilk kez inci kefalinin en önemli üreme noktası olan Bendimahi Çayı göle ulaşamadan kurudu. Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, kuraklığın ülkemizdeki iç sulardaki bütün göl ve akarsuları olumsuz yönde etkilediğini fakat Van Gölü'nün bu noktada daha hassas ve kırılgan bir yapıya sahip olduğunu söyledi. Van Gölü'nde yaşamını sürdüren inci kefallerinin de ayrı bir hassasiyeti olduğunu belirten Dr. Akkuş, şöyle konuştu:
"Van Gölü'nde yaşayan inci kefalleri her ne kadar yaşamlarını Van Gölü'nde sürdürse de üreme dönemi olan nisan ve temmuz ayları arasında üremek için Van Gölü'ne dökülen akarsulara göç ediyor. Bu sebepten dolayı yaz aylarında Van Gölü'ne dökülen akarsular hayati bir öneme sahip. Çünkü bugün Van Gölü'nde balıkçılıktan geçimini sağlayan 20 bini aşkın insan var. Ve inci kefali balıkçılığının devamı da üreme başarısına bağlı. Kuraklığa ek olarak da etkin bir su yönetimi olmadığı zaman maalesef senaryo korkunç boyutlara ulaşıyor. Bu sene ilk kez tarihinde Bendimahi Çayı göle ulaşamadı. Çünkü akarsu yatağındaki bütün su Devlet Su İşleri tarafından tarımsal sulamaya kesildi. İnci kefallerinin üremesi için su kalmadı. Eğer kuraklık böyle devam ederse başka Van Gölü'ne dökülen akarsularda da bu duruma şahitlik edeceğiz. Takdir edersiniz ki üreyemeyen hiçbir canlı neslini devam edemez."
'İNCİ KEFALİNİN GÖÇ YOLCULUĞU UZADI'
Önceden ağ atılan yerlerin karasal alana dönüştüğüne dikkat çeken Dr. Akkuş, "İnci kefali yaz aylarında Erciş Körfezi'nin derinliği sığ olan büyük akarsulular buraya döküldüğü için inci kefalleri körfeze doğru yoğun bir göç gerçekleştiriyordu. Fakat şimdi körfezin derinliği düştükçe maalesef inci kefalinin göldeki dağılım alanını da etkileyecek. Ayrıca fazla değil 3-5 sene önce akarsuların göle döküldüğü noktanın kimi yerlerde şimdiki göle uzaklığı 2-3 kilometreye ulaştı. Ve iyice sığlaştı. Dolayısıyla inci kefalinin hem göç yolculuğu uzadı hem de gölden akarsuların girişi zorlaştı. Bu sebepten dolayı önümüzdeki yıllarda yağışların bol olmasını ümit ediyoruz ki inci kefalleri üremelerine rahatlıkla gerçekleştirsin" dedi.
'VAN GÖLÜ'NDE 100 KİLOMETREKARELİK ALAN KAYBOLDU'
Van Gölü'nün en sığ alanının Erciş Körfezi olduğunu ve yüzeyde meydana gelebilecek en küçük bir düşüşün o bölgede kilometrelerce alanı karaya çıkarttığını da anlatan Dr. Akkuş, geçmiş uydu görüntüleriyle bugünkü uydu görüntülerini bakıldığı zaman sadece Erciş Körfezi'nde 25 kilometrelik bir alanın artık tamamen karaya çıktığını söyledi. Dr. Akkuş, "İnsanlar hayvanların otlattığı, gezdiği yerlere dönüşmüş. Bütün Van Gölü'nü düşündüğümüz zaman ise 100 kilometrekarelik bir alanın kaybolduğunu görüyoruz. Yani 100 kilometrekarelik alan demek, bugün Türkiye'deki birçok gölün alanına eşit. Hemen Van Gölü'nün kenarındaki Erçek Gölü 114 kilometrekare civarında. Dolayısıyla neredeyse Erçek Gölü kadar bir alan Van Gölü'nden kayboldu. Buharlaşmış oldu. İlerleyen yıllarda bu çekilme de devam edecek" dedi.
FOTOĞRAFLI