16 Aralık günü Sakarya’nın Hendek ilçesi Yeni Mahalle Beştepeler Caddesi'ndeki kıraathanenin önünde gerçekleşen olay sonucunda; H.U. (51) ile Kadir Sakçı ve oğlu Burhan Sakçı arasında tartışma çıkmış, tartışmanın büyümesi üzerine H.U., baba ve oğluna tabancayla ateş ederek yaralamış, Kadir Sakçı kaldırıldığı Sakarya Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesinde yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamamıştı.
AK Parti Milletvekili Orman Nuri Gülaçar, Sakçı ailesine taziye ziyaretinin ardından bir açıklamada bulundu. Gülaçar, “Bildiğiniz üzere 16 Aralık günü Sakarya’nın Hendek ilçesinde gerçekleşen olayda Kadir Sakçı kardeşimiz vefat etmiş, oğlu Burhan kardeşimiz ise yaralanmıştır. Vefat eden Kadir kardeşimize Allah’tan rahmet, yaralı olan Burhan kardeşimize Allah’tan acil şifalar, acılı ailesine Rabbimizden sabr-ı cemil ihsan etmesini diliyoruz. Olayın bize intikal etmesiyle birlikte ailenin büyüğü Fahrettin Sakçı Bey’e taziyelerimizi ilettikten sonra olayın aslını aileden dinleme fırsatını bulduk. Öncelikle adli makamların olaya ilişkin titizlikle çalışmalarını sürdürdüğünü ve bizim de davayı yakından takip edeceğimizi ifade edelim. Aile ve olaya ilişkin bilgisi olan kişilerden dinlediğimiz kadarıyla saldırıda bulunan katil zanlısı H.U.’nun, olayın gerçekleştiği yerde bulunan bir büfe sahibi ile husumetinin olduğu ve yanındaki iki kişiyle birlikte büfe sahibi ile kavga etmek için geldiği, bu sırada olay yerinde bulunan Kadir kardeşimizin de H.U.’nun küfretmesine müdahale ettiği ve alkollü şahsın da tabancayla ateş açması sonucu Kadir kardeşimizin ve oğlunun yaralandığına şahit olunmuştur. Ancak saldırgan H.U.’nun ifadesinde, ‘Ben Suriyelilere küfrettim, o da müdahale ettiğinde sen Suriyeli misin dedim, hayır ben Kürdüm, Türklerden de nefret ediyorum, deyince alkolün etkisiyle sinirlenerek ateş açtım, kurşunlar da ona isabet etti’ gibi cümleler kurduğu iddia ediliyor. Bu durum böyleyse belli ki işgüzar ve provokatör akıl verenler davayı sulandırmaya çalışıyor. Sakçı ailesinin uzun yıllardır Hendek’te yaşadığını, komşularıyla ve ilçe halkıyla şimdiye dek bir tek defa herhangi bir tartışma yaşamadığını, asla ırkçı bir saldırıya maruz kalmadıklarını, kendilerinin de asla böyle bir düşünceye mahal vermeyeceğini öğrenmiş bulunmaktayız. Ayrıca Sakçı ailesi, bu menfur saldırının siyasi bir malzeme yapılmaması gerektiğini, acılarının büyük olduğunu, suçlunun hak ettiği cezayı almasını istediklerini belirttiler. Biz de kendilerine davayı takip edeceğimizi ve suçlunun hak ettiği cezayı alması için adli makamların üzerlerine düşen görevi bihakkın yerine getireceğinden şüphemiz olmadığını ifade ettik” dedi.
Yaşanan hadise sonucunda sosyal medya ve internet medyası üzerinden bir algı oluşturulmaya çalışıldığını ifade eden Gülaçar, “Gelelim acılı bir olayı provokasyon malzemesi yapan, her fırsatta hain emellerini devreye sokmaya çalışan ve ülkemizin değerlerine savaş açan odaklara. Olayın aslını ‘yoldan geçen ve Kürtçe konuşan baba ve oğlu katlettiler’ gibi yansıtmak, hem olayı sulandırmaktır hem de bir provokasyon zincirini başlatma niyetidir. Bu olayın başka yönlere çekilerek sulandırılması hem katilin yargılanma sürecine zarar verecek, hem de konunun maksatlı bir şekilde etnik bir meseleye indirgenmesi, toplumsal huzur ortamını olumsuz etkileyecektir. Kaldı ki bugünlerde bir provokatör böyle bir saldırıda bulunsa bile, buna verilecek cevap bir algı kampanyası oluşturmak değil, aksine oluşacak her türlü provokasyonu engellemektir. Ülkemizin kurucu unsurları arasında yer alan Kürtlerin anadillerini özgürce konuşmasının, öğrenmesinin önündeki engelleri kaldıran, TRT Kurdi ile devlet eliyle Kürtçe yayın yapmanın önünü açan elbette ki tüm Türkiye halkı ile birlikte Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve bu devletin Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Haftanın yedi günü yirmi dört saat sorunsuz bir şekilde Kürtçe yayın yapan devlet televizyon kanalı olan TRT Kurdi’nin varlığı böyle bir provokasyonun manasızlığını göstermektedir” diye konuştu.
Türkiye topraklarında yaşayan her insanın sahip olduğu dili konuşması, ait olduğu kavme aidiyet hissetmesi ve sahip olduğu kültürel değerleri koruması, özgürlüğünü sağlamak için bütün adımları atan ve atmaya da devam eden bir davanın neferleri olduğunu belirten Gülaçar, “Asla böyle bir ayrışmaya, provokasyona ve ötekileştirmeye izin vermeyeceğiz. Türkiye’nin geleceğine dair, tüm unsurlarının aynı duygularla ülkemizi daha güzel günlere taşıyacağına dair umutları ve hedefleri olmayanlar önümüzden çekilsinler. Biz tüm Türkiye halkı olarak hem ülkemizde hem İslam coğrafyasında hem de bütün dünyada adaletin, refahın ve mutluluğun hâkim olması için birlik olmaya devam edeceğiz. Bizi hiçbir provokasyonun ve şeytani planların yıldıramayacağını ilan ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Adli makamlarla görüştüklerini ve davanın takipçisi olduğunu belirten Gülaçar, “Sakçı ailesine tekrar başsağlığı diliyor, Burhan kardeşimize acil şifalar dileklerimizi iletirken, bu acı olayın takipçisi olacağımızı da ifade etmek isteriz” şeklinde konuştu.