Van Organize Sanayi İş Adamları Derneği (VOSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Şemsettin Bozkurt, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada 14 Mayıs seçimlerinde Yeşil Sol Parti’nin aldığı mağlubiyete değinerek, Yeşil Sol Parti’nin yanlış stratejisini eleştirdi. Yeşil Sol Parti’nin yönetiminde sorun olduğunu hatanın halkta değil parti içinde olduğunu belirterek, sorumluların istifa etmesi gerektiğini söyledi. Kürtlerin 14 Mayıs seçimlerinde kaybettiğini dile getiren Bozkurt, “Kürtler, hem kendileri kaybetti hem de millet ittifakına kaybettirdi.” dedi.
“Herkes yaptıklarının hesabını vermeli!”
Açıklamalarına soru sorarak başlayan Bozkurt, yetkililerin kimseye kulak asamadığından dolayı büyük oy kaybettiklerine dikkat çekerek, “Kilit konumunda iken dış kapının dış mandalı olmak nasıl bir şey? Bunu 40 milyonluk bir halka yaşatmak nasıl bir duygu acaba? İlgililere bunu sormak lazım. Kürtlerle ilgili çok şey yazıldı, çizildi ve söylendi. Maalesef kulak kabartan olmadı! Hep “Biz biliriz biz yaparız” edası hakim oldu ! “Biz ne yaparsak yapalım, kimi aday gösterirsek gösterelim her zaman bu halk bize oy verir destek sunar” denildi ! Kısa vadede böyle olabilir ama uzun vadede bu işler böyle olmaz. Bunu diyenlere de çeşitli şeyler söylendi. Çeşitli kulplar takıldı! Milletvekili aday belirlemesinden tutun Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar bu halk için ciğeri yanan insanlara zerre kadar değer verilmedi, kulak asılmadı ! Sırf bu nedenle bir önceki seçimlere göre 1 milyondan fazla oy, 20 den fazla milletvekili kaybedildi ! Bu seçimlerde Van’da ve Türkiye’de ilk defa oy kullanan gençlerden oy alınamadı ! Bunun nedeni araştırılmalı ! Halkımızın kayıplarının hesabını sorumlular vermeli! Öyle yan gelip yatarak, suçu halka atarak bu işler olmaz/geçiştirilemez! Eski ve köhne alışkanlıklardan vazgeçilmeli! Herkes yaptıklarının hesabını vermeli! Bu konuda şeffaf ve dürüst olunmalı!” ifadelerinde bulundu.
“Dont seçim sistemi olmasaydı Van’da alınan oylarla ancak 3 milletvekili çıkarılacaktı”
Baraj yüzde 7’ye çekilmese yanlış politikalar ve stratejilerden dolayı Yeşil Sol Parti’nin baraj altında kalacağını dile getiren Bozkurt, “Yoksa bir dahaki seçimlerde biraz daha, biraz daha, biraz daha eriyerek bu halkın kazanımları yerle yeksan edilecek! Baraj yüzde 10’dan yüzde 7’ye çekilmeseydi barajın altında kalınacaktı. Ve bugün Kürtler mecliste olmayacaktı! Diğer yerleri bilmiyorum ama dont seçim sistemi olmasaydı Van’da alınan oylarla ancak 3 milletvekili çıkarılacaktı. Bunca kayıp ve tahribattan sonra birileri çıkıp bir özeleştiri yapar mı? Hiç sanmıyorum! Çünkü geçmişten beri böyle! Bundan önce birçok kez yazdık, çizdik, konuştuk uyardık ama dinleyen olmadı! Veya neden böyle bir şey söylüyorsun diye soranda olmadı!” dedi.
“Kürtler, hem kendileri kaybetti hem de millet ittifakına kaybettirdi”
Bozkurt, Yeşil Sol Partinin yanlış stratejisinin Millet ittifakına da kaybettirdiğini belierterek, “1. Turda Kürtler kendi adayını çıkarmalı dedik! Hem kendi gücünü sınamalı hem de 2. tur için hazırlık yapmalı! Kayıtsız şartsız millet ittifakına destek sunmak yüzde 90 sağcı olan Türk milliyetçiliğini de hortlattı! Ve maalesef, Kürtlerin kayıtsız şartsız desteği millet ittifakına da kaybettirdi! Kürtler, hem kendileri kaybetti hem de millet ittifakına kaybettirdi!” şeklinde konuşarak devam etti.
“Sinan Oğan ve Ümit Özdağ gibi faşistler kilit konumuna getirildi”
Sinan Oğan ve Ümit Özdağ’a yüklenen Bozkurt, yeşil Sol Partinin yanlış yol haritası izlemesinden dolayı kilit konumuna getirildiğin değinerek, “Günde 50 defa olur olmaz destek açıklamaları Türk milliyetçilerini irrite etti! Bu yüzden Türk milliyetçileri hem CHP’ye hem de millet ittifakına tepki olarak Sinan Oğan’a ve sayın Recep Tayyip Erdoğan’a destek verdiler! Ve böylece ülkede yüzde 00.1 karşılığı olmayan Sinan Oğan ve Ümit Özdağ gibi faşistler kilit konumuna getirildi! Kilit konumunda olan Kürtler ise dış kapının dış mandalı konumuna düşürüldü! Onu için öngörü çok kıymetli bir şeydir! Bu anlamda siyasette biraz ticarette benzer! Her ikisinde de geçmişi, mevcudu ve geleceği iyi okumanız gerekiyor. Yoksa iflas etmeniz kaçınılmazdır! Siyasette de ticarette de bu iş böyledir! Her iki işte de, koşunuz çok uzun erimli ve verimli olmaz/olamaz!” dedi.
“Benim derdim mazlum halkımızın derdidir”
Tek derdinin halk olduğuna dikkat çeken Bozkurt, yalnızca halkın menfaati için tepki gösterdiğini belirterek, “Bir söz vardır; “Bir hıyarın acı olduğunu anlamak için sonuna kadar yemeye gerek yoktur.” diyor! Sırf belki bu yüzden İçten içe bana küfür ve hakaret edenler olabilir! Hepsini peşinen kendilerine iade ediyorum! Çünkü onlar ikiyüzlüdürler. Çünkü onlar önde halkçı, arkada pazarlıkçıdırlar. İşleri güçleri fitne, fesat, bireysel çıkar ve menfaattir. Siyaseti ticarete dönüştürmektir. Benim öyle bir derdim yoktur! Zaten ben ticaretimi yapıyorum ve hayatımı öyle kazanıyorum. Sırf bu nedenlerden dolayı Kürtlere siyaset değil, diplomasi lazımdır! Benim derdim mazlum halkımızın derdidir. Benim derdim halkımın sırtında ticaret yapmak değildir! Bunu yapanlar ahlaksız, namussuz ve şerefsizdirler! Başka bir derdim, talebim yoktur. Olmaz, olamaz! Tek derdim halkımın huzuru ve refahıdır. Son söz olarak benim derdim; Halkın menfaatini ve geleceğini daha gerçekçi görerek, onun yararını gözeterek adım atmaktır diye düşünüyorum!!!” ifadelerini kullandı.
Yeni Doğu Gazetesi / Hikmet PÜLAT