Bloomberg, Atilla'nın New York'taki John F. Kennedy havaalanında FBI ajanları tarafından gözaltına alındığını belirtti.
New York Güney Bölge Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkan Atilla'ya, "ABD'nin İran yaptırımlarını delmek" ve "bankacılık dolandırıcılığı" konusunda iki ayrı suçlama yöneltildi. New Yok Federal Mahkemesi'ne yapılan şikayete göre Atilla'nın, sahte faturalarla İran ambargosunun delinmesinde rol oynadığı iddia ediliyor.
Olay, Zarrab'ın savunma ekibine son olarak eski New York belediye başkanı Rudolph Giuliani ve eski başsavcı Michael Mukasey'i eklemesinden bir gün sonra yaşandı.
Manhattan Savcılığı yeni avukatlarının çıkar çatışmasına neden olabileceğini savunarak, avukatların davadan azlini istemişti.
Sarraf , 2010 ile 2015 yılları arasında İran'a yönelik ambargoyu, İranlı yetkililerle işbirliği içinde dolaylı yollardan deldiği ve milyonlarca dolarlık işlem yaptığı iddiası ile halen ABD'de tutuklu bulunuyor.
Atilla'nın gün içinde New York'ta mahkemeye çıkacağı açıklandı.
ZEYBEKÇİ'DEN TEPKİ
Bloomberg'e konuşan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, olayı "yakışıksız" olarak değerlendirdi ve "Eğer böyle bir durum varsa, en azından bunu önceden Türkiye ile paylaşabilirlerdi" dedi.
Zeybekçi, 'Atilla'nın tanıklık için çağrılmış olabileceğini' söyledi.
ABD Başkanı Donald Trump, soruşturmanın iddianamesini hazırlayan New York Güney Bölgesi Başsavcısı Preet Bharara'yı geçtiğimiz günlerde görevden almıştı.
Gülen Örgütü'ne yakın olduğu ileri sürülen Bharara, ABD'de adını diplomatları, siyasileri ve 2008 küresel krizinin ardından 100'e yakın bankacıyı soruşturarak duyurmuş bir isimdi.
ABD ADALET BAKANLIĞI'NDAN AÇIKLAMA
ABD Adalet Bakanlığı internet sitesinde konuyla ilgili yapılan ve Atilla mahkemeye çıkarılmadan hemen önce yayınlanan açıklama şu şekilde:
"Türk bankacı ABD'nin İran'a yönelik yaptırımları atlatmak için tezgâh kurmak ve başka suçlamalarla gözaltına alındı. Suçlamada ayrıca sanığın bankadaki konumunu Amerikan finans sistemine erişim sağlamak ve İranlı kuruluşlar adına yapılan, Amerikan yaptırımlarını ihlal edici nitelikteki uluslararası finans işlemlerini gizlemek için kullandığı öne sürülüyor.
New York Güney Bölgesi Savcı Vekili Joon H. Kim ve Federal Araştırma Bürosu (FBI) New York Birimi Sorumlu Müdür Yardımcısı William F. Sweeney Jr. tarafından yapılan açıklamaya göre, ilgili suç duyurusu kapsamında, Mehmet Hakan Atilla'nın "Reza Sarraf" adıyla da bilinen Reza Zarrab'ın da aralarında bulunduğu bir takım kişilerle işbirliği yaparak, İran Hükümeti ile Amerika Birleşik Devletleri tarafından yasaklanmış diğer İranlı kuruluşlar adına işlem yapmak için Amerikan finans sistemini kullanmak ve bu işlemlerin gerçek niteliğini gizlemek suretiyle Amerikalı finans kurumlarını dolandırmakla suçlanıyor. 27 Mart 2017 tarihinde gözaltına alınan Atilla, bugün ilerleyen saatlerde Manhattan federal mahkemesinde Sulh Hakimi James C. Francis IV'ün karşısına çıkarılacak.
Savcı Vekili Joon H. Kim, konuyla ilgili açıklamasında şunları söyledi:
"İddia edildiği üzere, Türk bankacı Mehmet Hakan Atilla, altın tüccarı Reza Zarrab'a Amerikan finans kurumlarını kullanarak İran'a yasadışı olarak milyonlarca dolar para akıtılmasını sağlayan yasaklı finans işlemlerinin gerçekleştirilmesi konusunda yardımcı olmak suretiyle, yıllardır Amerikan yaptırımlarını ihlal eden bir tertibin parçası oldu. Bugün açıklanan suç duyurusunda iddia edildiği üzere Atilla, Zarrab ile işbirliği yaparak, İran'ın yasaklı finans işlemlerini, yaptırım rejimi kapsamında insani istisna olarak kabul edilmelerini sağlayacak şekilde gıda adı altında göstermek için sahte evrak düzenleyip kullandı. Amerika Birleşik Devletleri'nin yaptırımları salt istek veya öneri değil, kanundur. Ve Atilla'nın yaptığı iddia edildiği gibi, Amerikan finans sistemini kullananlarak yaptırım kanunlarını ihlal edenler katı bir şekilde sorgulanıp yargılanacaktır. Bu olayda ve diğer önemli yaptırım ihlali iddialarının soruşturulmasında yorulmadan, kararlılıkla çalışan FBI ve savcılarımıza teşekkür ediyorum."
FBI Sorumlu Müdür Yardımcısı William F. Sweeney Jr. ise şunları söyledi:
"İran, yaptırımları atlatıp Amerikan kanunlarını ihlal etmek için her yola başvuracağını ortaya koymaya devam ediyor. Bu davadaki çalışmamız, zanlıların muhtaç durumdaki insanlara gıda yardımı adı altında nasıl çok büyük miktarda paraları Amerikan bankaları aracılığıyla aktardığını açığa çıkararak, söz konusu ilkesiz davranışları göstermektedir. Bu defa, iddiaya göre zanlılar Türk uyruklu bir kişiyi ve işlemlerin gerçek niteliğini kasten gizleyen bir finans kurumundan faydalanmıştır. FBI ve Amerikan istihbaratı tarafından görevlendirilen dedektif ve analistler, İran'ın iddia konuu yasadışı faaliyetini sürdürmek için attığı her adımı bertaraf etmek için durmadan çalışmaya devam edecektir."
Suç duyurusunda yer verilen iddialara göre:
ABD Başkanı, 1979 yılından itibaren, İran'daki durumun Amerika Birleşik Devletleri'nin ulusal güvenliği, dış politikası ve ekonomisi karşısında olağandışı ve benzersiz bir tehdit teşkil ettiğini defaatle tespit etmiş ve söz konusu tehdidin üstesinden gelebilmek için ulusal acil durum ilan etmiştir. Bahsi geçen başkanlık deklarasyonları uyarınca, Amerika Birleşik Devletleri, Uluslararası Acil Ekonomik Güç Yasası (IEEPA) bağlamında İran ve İranlı kurumlara karşı bir dizi ekonomik yaptırım getirmiştir. Bu yaptırım rejimi, Amerika Birleşik Devletleri ya da ABD'li şahıslar ile İran hükümeti veya İranlı kuruluşlar arasında finans işlemlerini yasaklamaktadır.
Atilla, Zarrab ve başkaları, bilhassa Zarrab'ın Amerikan finans kurumları dahil uluslararası finans ağlarına, İran Hükümetine, İranlı kuruluşlara ve Hazine Bakanlığı Yabancı Varlıklar Denetim Ofisi'nce "Özel Olarak Belirlenmiş Yurttaşlar" (SDN) listesine alınmış teşekküllere erişim sağlama kabiliyetini koruyup gizlemiştir. Bunun için, Atilla'nın Uluslararası Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptığı Türk bankasını (Türk Bankası-1) kullanarak ABD'nin İran'a yönelik yaptırımlarını ihlal eden işlemlere kalkışmıştır. Özellikle, Amerikan yaptırımlarına maruz bırakmadan Türk Bankası-1'i kullanarak Zarrab'ın İran Hükümetine, İranlı kuruluşlara ve SDN'lere döviz ve altın tedarik etme kabiliyetini koruyup gizlemeye yönelik adımlar atmışlardır. Suç duyurusunda ayrıntılı bir şekilde açıklandığı üzere, Atilla, Zarrab ve başkaları, İran'a yönelik yasaklı işlemleri gizlemek ve söz konusu işlemleri gıda gibi gösterip yaptırım rejimi karşısında insani bir istisna olarak kabul ettirmek için işbirliği yaparak sahte ve düzmece evrak düzenleyip kullanmışlardır.
* * *
47 yaşındaki Mehmet Hakan Atilla, Türkiye'de yaşayan bir Türk vatandaşı. Atilla, IEEPA'yı ihlal ve banka dolandırıcılığı amaçlı tezgâh kurmakla suçlanıyor. IEEPA'yı ihlal amaçlı tezgâh kurmanın azami cezası, 20 yıl hapis. Banka dolandırıcılığı suçunun azami cezası ise 30 yıl hapistir. Bu azami muhtemel cezalar, Kongre tarafından belirlenmiş olup, burada sadece bilgi amaçlı olarak verilmiştir. Sanığın alacağı her türlü cezaya hakim karar verecektir."